Kur'ân-ı Kerîm'de şöyle buyurulmaktadır: "Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden Ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir." (el-Bakara, 185).
Herşeye varmak için bir yol vardır. Cennetin yolu dini bilgilerdir. [Hadis-i Şerif]
Hizmet Nimettir
|
Dinibilgiler.gen.tr Online Web Sayfasına Hoşgeldiniz. Hayırlı gezintiler dileriz. |
Bize bu imkanı veren Yüce Allah(cc)'a hamd, Alemlerin efendisi
Hz.Muhammed (sav)'e, onun aile ve ashabına salat ve selam olsun !
Bütün peygamberlere ve Allah dostlarına da selam olsun !
Bütün mü'min kardeşlerimizede selam olsun !
|
|
|
|
İlk Müslümanların Çektikleri Eziyetler, Habeşistana Hicretleri
ve Çember İçinde Kalmaları |
Dinibilgiler.gen.tr - İlk Müslümanların Çektikleri Eziyetler, Habeşistana Hicretleri
ve Çember İçinde Kalmaları
Peygamber Efendimizi doğrulayıp İslâm dinini kabul eden ashab-ı
kiramdan birçokları, bu uğurda pek çok eziyetler çekmiş, birçok maddî mahrumiyetlere
katlanmış, dinleri uğrunda mallarını ve canlarını vermişlerdir. Peygamber Efendimiz dahi
birçok eziyetlere uğramış, hiç bir peygamberin görmediği eza ve cefaya uğrayarak bunlara
sabretmiş ve metanet göstermiştir. Yüksek Peygamberlik görevini en üstün bir şekilde çalışarak
yerine getirmiştir.
Kölelerden ilk önce müslüman olan "Bilâl-i Habeşî" idi. Bu zat
müslüman olunca, görmediği eziyet kalmamıştır. Müşrikler bu muhterem zatın boynuna ip
takmışlar ve onu çocukların eline vererek sokaklarda ve kızgın kumların üzerinde
dolandırmışlardır. Onu bayıltıncaya kadar döğmeye devam etmişlerdir. Fakat Hazret-i Bilâl:
"Allah birdir, Allah birdir," diyerek dininde direniyor, bu eziyetlere katlanıyordu. Sonra onu
Ebû Bekir Hazretleri satın alarak azad etmişti. Dinindeki sebat ve metanetinin mükâfatıdır ki,
onun mübarek ismi asırlardan beri bütün İslâm ümmeti tarafından saygı ile anılıp durmaktadır.
(Allah ondan razı olsun).
İslâmiyeti kabul edenlerden bir kısmı da, gördükleri eziyet
yüzünden vatanların terk ederek Habeşistan'a hicrete mecbur kalmışlardı. Şöyle ki: Bunlardan
ilk defa on bir erkek ile dört kadın, sonra seksen iki erkek ile yirmi kadın hicret etmiştir.
Peygamberimizin muhterem kızı Rukiye ile kocası Hazret-i Osman da bu ilk hicret edenlerdendir.
Habeşistan hükümdarı olan Necaşî bu muhacirlere çok hürmet etmiş, onlara yer göstermiş ve
sonra da İslâmiyeti kabul etmişti.
Peygamberimize elçilik görevi verildiğinin yedinci
senesi olmuştu. Mekke'deki müşrikler, müslümanların günden güne artmakta olduklarını ve
güçlendiklerin görerek onlara bir kat daha şiddet kullanmaya başladılar. Peygamber Efendimizin
mensub olduğu Beni Haşim (Haşim Oğulları) ile alışverişi kesmiş, onlara yararlı olan şeyleri
bildirmeye karar vermişlerdi. Onların yoksulluk içinde yaşamaları için kendileriyle her türlü
ilgiyi kesmek hasusunda bir sözleşme yazıp Kabe'nin bir duvarına asmışlardı. Artık Haşim
Oğullarından gerek müslüman ve gerekse müslüman olmayanlar, "Şa'b-i Ebû Talib" denilen bir
mahallede çember altına alınmış duruma sokulmuşlardı. Son derece sıkıntı içinde vakit
geçiriyorlardı. Diğer müslümanlar da gelip bu mahallede toplanmışlardı. Fakat bu sözleşmenin
başındaki "Bismikallahümme (Allah'ımızın adı ile)" yazısından başka bütün yazıların güvelerin
yemiş olduğunu, Peygamber Efendimiz bir mucize olarak haber vermişti. Onlar gidip baktılar, bu
gerçeği anlayınca biraz utandılar. Böylece müşrikler Haşim Oğullarına karşı olan
sözleşmelerini bozdular. Haşim Oğulları da, diğer müslümanlar gibi, bu çemberden kurtulup
biraz nefes aldılar.
|
|
|
|
|